29 Ekim 2013 Salı

aSd..

     Çok dalgın olduğumu söylüyorlar bu ara. Yüreğimde değişen bir şeyler var. Bunun seninle hiç bir ilgisi de yok halbuki. Her şeyin  suçlusu benim diye bağırasım var. Gökyüzü gülümsese de yüzüme, içim bir daha asla aynı şekilde ısınamayacak. Bunun bilincindeyim.


     Yağmurda yürümek istiyorum. O ne der? Şu ne dedi ? düşünmeden, kimseye aldırmadan yürüyebilmek istiyorum. Ne olur az duyarlı olun. Bakmayın !


     Hayatımı bu denli etkileyen bakışlardan nefret ediyorum. Siz kimsiniz ? Ben neden sizi bu kadar önemsiyorum. Nefes alamadığımı hissettirecek kadar değerli bile değilsiniz. Benim için değilsiniz.


    Ben kendime bile itiraf edemiyorum bunları. Lütfen gidin. Başka yerlerde fısıldaşın. Hayatı, her zaman istediği gibi gitmeyen insanların,  yaşam enerjisini yok etmeyin. Yalvarırım yok olun !


     Rahatsız değilim ben. Deli hiç değilim. Bakılsa bir çoğunuzdan zekiyim. Bir çoğunuzdan yürekliyim.
Bir çoğunuzdan farklıyım sadece. Çok daha farklı..!

13 Ekim 2013 Pazar

Hüznümü Çalıyorlar. Yetişin!!

         Baş kahramanı olmayan bir roman yazılması kadar saçmaydı bu yaşananlar. Başka nasıl anlatılırdı bilemiyorum. Olmaz olası bir acı. Nasıl görmezden gelinirdi ? Ya da nasıl unutulup tekrar yaşama devam edilebilirdi ?

       Hayranım, umursamaz ve gamsız olan insanlara. Neden mi ? Çünkü onlar acıları da umursamıyorlar. Kaldı ki acı çekecek bir kapasiteleri yok. Amaaaaaaannn deyip yaşam süreçlerine geri dönüyorlar. Denemedim mi? tabi ki denedim. İşe yaradı mı ? Tabi ki hayır.
       
       Demek ki neymiş ? Sonradan umursamaz olunamıyormuş. Böyle neren acıyor diye sorsa biri. Gösterebileceğin bir yerin olmaması ne kötü. Halbuki iliklerine kadar işlemiş bir sızın var. Ama net olarak acını gösterebileceğin bir yer, bir yara yok. İçeride fırtınalar kopuyor aslında. Sesli sesli çığlıklar. Ses yalıtımı mı yaptırdı ebeveynlerim içime acaba !!? 

     İç sesimi bastırabilen bir dış sesim var. Hatta böyle güzel güzel gamzesini göstere göstere gülebilen. Çok iyi rol yapabilen insanlarız vesselam. Yoksa nasıl saklanır bir acı, bir sızı günyüzüne çıkmadan. Yakıyor sanki genzimi. Öyle de tuhaf. Burnundan soğuk soğuk su çekersin de genzin bir cız eder. Aynen öyle işte.

       Şu şarkıdaki kadının sesi de ne dingindir arkadaş!! Şarkılara bırakılabilir mi hüzünler.
Uçurtmanı rüzgara bırakır gibi. Salsan hüzünlerini de şarkılara. Öylede paylaşımcı olsalar.
   

            Amaaaaaaannnnnnnn!! el sallayın hüzünlerimi bağladım Bir kıytırık şarkı cümlesine..